Kemik tozu uygulamalarına genellikle implant tedavisi sırasında ihtiyaç duyular. Diş kaybı neticesinde boşta kalan çene kemiği erimeye başlar. Diş eti hastalıkları nedeniyle de kemik kaybı ortaya çıkabilir. Kemikte meydana gelen erime neticesinde, uygulama operasyonu sırasında takılacak vida, yeterli kemik olmadığından ideal pozisyonda yerleştirilemez. Bu da özellikle yoğun kemik kaybı olan hastalarda implant yapılmasını engeller.
Kemik grefti sayesinde dişsiz bölgede kemik oluşumu desteklenir. İmplant tedavisi sırasında tam anlamıyla bir kemik kaybı olmasa bile kemik yüksekliği ve genişliği işlemin yapılması için yeterli gelmeyebilir. Greftler yardımıyla yükseklik ve genişlik artırılır.
Kemik Tozu Nasıl Elde Edilir?
Kemik greftleri, farklı yöntemler neticesinde elde edilebilir. Bu yöntemlerden en sağlıklısı otojen kemik greftidir. Hastanın vücudundaki belirli noktalardan kemik alınarak ağız içerisindeki gerekli alana uygulanır. Bu noktalar; ağız içerisinde de olabilirken kalça kemiği gibi ağız dışı bölgeler de olabilir. Otojen yöntemde alınan kemik doku, canlı hücreler içerdiği için ve yeni kemik oluşumunu çok daha kolay gerçekleştirilebilir. Kadavradan ve büyükbaş hayvanlardan elde edilen greftler de vardır. Greft operasyonu için özel olarak yetiştirilen hayvanlardan alınan dokular, hijyen açısından hiçbir sorun oluşturmaz ve gönül rahatlığıyla kullanılabilir. Greftler sentetik olarak da elde edilebilir. Kemik oluşturma işlemlerinde ideal olan yöntem %50 oranında otojen ve kadavra ya da hayvanlardan elde edilen greftlerin karıştırılarak uygulanmasıdır.
Kemik Tozuna Neden İhtiyaç Duyulur?
İmplant kemik tozuna ihtiyaç duyulmasının temel sebebi olsa da farklı nedenlerle de bu uygulamanın yapılması gerekebilir. Çene kemiği iltihapları, kistleri için yapılacak operasyonlar sırasında ve sinüs lifting esnasında yapay greft kullanılabilir. Çene kemiği, dişlerin sorunsuz bir şekilde işlevlerini yerine getirmesi açısından son derece önemlidir. Kökleri olmayan bir ağaç nasıl toprağa tutunamazsa dişler de kemik kayıplarına bağlı olarak bir bir dökülmeye başlayabilir. Bunun tam tersi de söz konusu olabilir yani kaybedilen diş bölgelerinde var olan çene kemiği içerisine çiğneme fonksiyonu gelmediği için zaman içerisinde erimeler meydana gelir.
(Diş çekimi sonrası implant ile birlikte kemik tozu uygylaması)
Kemik Tozu Uygulamaları Nasıl Yapılır?
Kemik tozu ameliyatı sırasında dişler çekildikten ya da düştükten sonra kalan boşluklar kemik tozu ile doldurulur. Tozun kemikleşme sürecini tamamlamasını kolaylaştırmak için ihtiyaç duyulması halinde membran adı verilen malzemeden yararlanılır. Membran, yumuşak doku ile greft arasında bir bariyer görevi görür ve kemikleşme gerçekleşene kadar yumuşak dokunun grefte ulaşmasını önler.
Operasyon yapılan bölgedeki greftler, zamanla kemikleşme aşamasını tamamlar ve membran da zamanla eriyerek kaybolur. Sinüs lifting operasyonu geçiren hastalarda aynı anda hem kemik tozu tedavisi hem de implant yapılabilir. Bunun için hastanın kemik kalitesinin implantı sabit tutabilecek yapıda olması gerekir. İmplantı sabit tutacak bir kemik dokusu olmaması halinde greftleme işleminin üzerinden belirli bir zaman geçtikten sonra implantlar takılmalıdır. Bu süre, genellikle birkaç aydır fakat implant için en uygun zaman hekim tarafından belirlenir.
Kemik Tozu Uygulaması Sırasında Ağrı Olur mu?
Diş kemik tozu tedavisi, lokal ya da genel anestezi ile yapılacağı için konforlu bir işlem olarak değerlendirilir. İşlem sonrasında da konforlu bir süreç geçirmeniz için hekiminiz size ağrı kesici ilaçlar verir. Operasyon sonrası hafif kanama, şişlik ve hassasiyet ortaya çıksa da tüm belirtiler bir hafta içerisinde ortadan kaybolur.
Kemik Tozu Uygulaması Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?
Diş etine kemik tozu uygulaması sonrasında bazı ayrıntılara dikkat ederek, kemikleşme sürecini hızlandırabilirsiniz. Operasyon sonrası kemik tozu uygulamaları yapılan alanla sert yiyecekler çiğnemekten kaçınmalısınız. Aynı zamanda diş fırçalama, diş ipi kullanımı ve arayüz fırçası ile ağız hijyeninizi korumalısınız. Hekiminiz verdiği ilaçları düzenli kullanmanız gerekir. Gargara kullanımında da aşırıya kaçmamalı ve hekiminizin tavsiyesine uymalısınız. Sigara ve alkol kullanımı iyileşmeyi zorlaştıran faktörlerin başında gelir. Bu alışkanlıklarınızı iyileşme döneminde bırakmak sizin için çok doğru bir karar olur.